Hayat tüm akışıyla devam ederken insanlar kendilerini bazen öylesine kaptırıyorlar ki olup bitenlerden bihaber olabiliyorlar.
Çok farklı gündemler olsa bile insanlar kendi gündemlerinin içinde boğulup kalıyorlar.
Ama öyle gündemler var ki siz ne kadar kayıtsız kalsanız da bir süre sonra kendinizi gündemin tam ortasında buluyorsunuz.
Ne oluyoruz diye kendinizi sorgular dururuz.
Son iki ay içinde yaşananları hatırlamaya çalıştığımızda bunları görmek mümkündür.
BDP’ nin yemin krizi, yeni anayasa çalışmaları, artan trafik kazaları, artan terör ve şehit haberleri ne oluyoruz dedirtti bizlere.
Biz bunlarla uğraşırken bir Pazar günü saat 13:45 civarında ajanslara düşen haber ilgimizi ilk başlarda pek çekmedi.
Dakikalar
, saatler ilerlerken durumun vehameti ortaya çıkmaya başladı.
Başta Erciş olmak üzere, Van merkezde can kayıpları haberleri ekranlarda göründü.
Arkasından görüntüler de gelince durumun ciddiyeti ortaya çıktı.
Her zaman ki gibi ilk saatlerde müthiş bir telaş, müthiş bir bilgi kirliliği vardı.
Zamanla her şey yavaş yavaş düzelmeye başladı.
Devlet ve vatandaş, tüm ülke adeta seferber oldu.
İşin içinde Van olunca bu seferberlik farklı bir anlam kazandı.
Bu ülkenin sağ duyusuna her zaman hayran olmuşumdur.
Bu sağ duyu hiçbir zaman yanılmadı ve yanıltmadı.
Bolu depremi Van depreminden katlarca büyüktü ama memleket bu kadar duyarlı refleks göstermemişti.
Bolu’da ben böyle bir refleksi hatırlamıyorum.
Söylenenlere göre şu ana kadar gelen yardımlar Van il sınırlarında ikamet eden vatandaşlarımızın üç yıllık ihtiyaçlarını karşılayacak miktarlara ulaşmış.
Ki yardımlar hala artarak gelmeye devam ediyor.
Bu depremin terör ve şehit haberlerinin zirve yaptığı bir zamanda meydana gelmesi bu depreme farklı bir anlam da kazandırdı.
Bu yardımlar bu açıdan bir mesaj niteliğinde kabul edilmelidir.
Bu toprakların başka bir seçeneği yoktur.
Burada yaşayanların başka lüksü de yoktur.
Bu yardımlar vatandaşın duruma nasıl baktığının bir tescilidir.
Halkın bu duyarlılığı aslında bir başka mesajı da içeriyor.
Bu adeta bir “özür dileriz” mesajıdır.
“Bu güne kadar sizleri ihmal ettik, çok pardon, ancak her zaman yanınızda olduğumuzu bilmenizi isteriz”.
Devletin eline müthiş bir fırsat geçmiş oldu.
Van depremi vesile edilerek Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesini kapsayacak yeni bir hizmet atağına geçmesi gerek.
Bu güne kadar ihmal edilen hizmetlerin hiç zaman kaybedilmeden başlanması için bu deprem fırsat kabul edilmelidir.
Sadece devlet mi?
Hayır.
Herkes elini taşın altına koymalıdır.
Şimdi tam zamanı.
Bu zamanı altın fırsata çevirmek artık elimizde.