Politikacıların problem olarak algıladıkları veya seçmenlerin çözülmesi gereken konular olarak ortaya attıkları her iş ve her konu, politikada fırsat alanı olarak düşünülür.
Yaş, cinsiyet
, öğrenim durumu ve meslek grupları itibariyle seçmenlerin, iş imkânları, eğitim, ekonomik konular, çevre problemleri ve uluslararası ilişkiler gibi önem arz eden konularda durumlarının ne olduğu, ne düşündükleri ve ne yapmaya niyetli oldukları, siyasi partiler tarafından araştırılarak çalışma konusu edilebilir. Çünkü bu fırsat alanları, seçmenlere ulaşabilmelerini sağlayacak mesajların hazırlanmasında kendilerine önemli ipuçları verir.
Her politik alanla ilgili ortaya çıkabilecek fırsatlar, öncelik sırası ve gerçekleştirilebilme imkânları açısından değerlendirilir.
15 Temmuz memleketi parçalama ve işgal etme kepazeliğinden sonra Türkiye’de siyasette yeni bir dönem başlamıştır.
Bu dönem asla 15 Temmuz öncesine benzemeyecektir.
Bu dönemin kendine has özellikleri olacaktır.
Bu yeni dönemin kendine has özelliklerini hiçbir siyasetçi göz ardı edemez.
İlk örneğini de Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin birlikte hareket etmeye başlamasıdır.
Öncelikle bu birlikteliğin çok güçlü olduğunu ve giderek de güçleneceğini belirtmekte yarar var.
Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli eğer bundan sonra uyumlu bir beraberlik gösterebilirlerse; ne CHP’nin, ne HDP’nin, ne de yeni oluşumların başarılı olma şansları olmayacaktır.
Özellikle mevcut politik Pazar şartları yeni bir siyasi oluşumu başarılı kılacak durumda değildir.
15 Temmuz ile birlikte siyasi parti seçmen aidiyeti çok kesinleşti.
Şartlar ne olursa olsun partisini değiştirmeyecek seçmenin oranı %90’lara çıkmıştır.
Yani Türkiye’de bütün hesaplar %10’luk seçmen grubu üzerinde yapılmaktadır.
Bu %10’luk seçmen grubunun tümünün yeni bir siyasi oluşuma kayacağını söylemek de mümkün değildir.
Eğer Ak Parti ve MHP bundan sonra da uyumlu beraberlik gösterebilirlerse karşılarında hiçbir siyasal oluşum başarılı olamayacaktır.
Onun için Meral Akşener’in liderliğindeki siyasal oluşumun başarılı olma şansı yoktur.
Meral Akşener’in en büyük handikabı 15 Temmuz süreci ve bu süreç içinde kendisine atfedilen bir takım söylemlerdir.
Meral Akşener Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti karşıtlarının gazına çok gelmesin.
Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti karşıtları bir dönem Kemal Kılıçdaroğlu’nu
, bir dönem Kemal Kılıçdaroğlu ve Selahattin Demirtaş’ı pazarlamaya çalıştılar ama başarılı olamadılar.
Aynı karşıt grup şimdi de Meral Akşener’i pazarlamaya çalışıyor.
Ama üzülerek ifade ediyorum ki mevcut siyasal pazar Meral Akşener’i başarılı kılacak fırsat alanına sahip değildir.
....