Çok önemli ve çok enteresan gelişmelere şahitlik ediyoruz.
Gündemler bir bir tüketiliyor.
Bir gündem bitmeden bir başka gündem veya gündemler devreye giriyor ve seçim yaklaştıkça gündemler daha da artacağa benziyor.
Üniversitedelerde başörtüsü serbest olsun diye düşünülürken CHP'nin de yardımıyla başörtüsü tüm kamuda serbest oldu.
Dersanelerin kapatılması ile ilgili tartışmalar can sıkıcı bir şekilde devam ederken dershaneciler ile hükümet bir anda karşı karşıya kaldı ve ne yazık ki bu tartışmaların nereye kadar gideceği belli değil.
Dershanelerle ilgili tartışmalarda üsluplar insanı üzüyor.
Hükümet ile İmralı arasındaki diplomasi trafiği hız kazanmaya başladı.
Başbakan tarihinin en önemli çıkarmasını Diyarbakır'a gerçekleştirdi.
Hem de son bir haftadır aralarının hiç iyi olmadığı Bülent Arınç'ı yanına alarak.
Bitmedi.
Mesut Barzani, İbrahim Tatlıses ve Şivan Perver'i de işin içine kattı.
Yetmedi
, Başbakan ilk kez BDP'li bir Belediye'yi, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i makamında ziyaret etti.
Baydemir ile açılış törenlerine katıldı.
Başbakan ve beraberindekiler BDP'li Milletvekilleri ile protokolün ön sıralarını beraber paylaştı.
Hep beraber türküler söylediler, hep beraber duygulandılar, hep beraber ağladılar.
Başbakan; hiç kimsenin bu güne kadar söylemeye cesaret edemediği kelimeler kullandı, cümleler kurdu.
Dağdakilerin indiği, cezaevlerinin boşaldığı günleri göreceğiz dedi.
Her yerde yeni evlilerden istediği üç çocuk sayısını Diyarbakır'da dörde çıkarttı.
Çok uzun bir zamandır olmayan bir şey daha yaptı.
Bir gece Diyarbakır'da konakladı.
Evet, bunların hepsi baş döndüren gündemler.
Adeta bir satranç oyunu gibi!
Hamleler peş peşe geliyor.
Temennimiz bu hamlelerden memleketin fazla hırpalanmamasıdır.
Ak Parti hükümeti bir taraftan politik fırsat alanları oluştururken diğer taraftan politik fırsat alanlarını tek tek yok ediyor.
Mutfakta çalışan politik pazarlama elemanları harıl harıl çalışıyorlar.
Çalışmalarının doğruluğunu zaman gösterecek.
Bu yeni dönemi çok iyi okumak gerekiyor.
Bütün bunlar olurken hepimizin çok ama çok dikkatli olması gerekiyor.
Kırmadan, incitmeden, küstürmeden yol almamız lazım.
Demokrasi kolay kazanılmıyor.
Ayakları yere sağlam basan bir demokrasi için bazen bedeller bile ödenir.
Zor bir süreçten geçiyoruz.
Rabbim bu ülkeye acı günler göstermesin.
Rabbim hepimizin yar ve yardımcısı olsun.
Mevlam görelim neyler, neylerse inşallah güzel eyler.